Üzerinden çok zaman geçmeden, unutmadan yazmaya çalışacağım yine. Kurban bayramı için seçimim Fransız Rivierası oldu. Hani değdi mi derseniz, değdi elbette ama nedense bugüne kadar duyduğum, hayal ettiğim gibi bir yer de değildi. Tipik bir Avrupa pazarlaması diye düşünüyorum. Yani gidilir mi gidilir ama başlıkta bahsettiğim bölgeler için maksimum 3 gün gezilir ve dönülür kanaatindeyim. Ee tabii yaz dönemi gidiyorsanız üstüne 2 gün daha koyup deniz de yaparsanız 5 güne çıkabilir ama bence ötesi yok.
Neyse daha fazla ukalalık yapmadan başlayayım şehir şehir anlatmaya...
Öncelikle THY Nice uçağıyla gidip tüm bölgeyi Nice'de kalarak gezmeye karar verdik biz. Birbirlerine trenle çok yakın olan yerler olduğu için size de önerim kalmak için Nice'i tercih etmeniz olabilir.
NICE
Uçağın havalimanına inmesi ile şehir merkezindeki otelime varmam arasında tam 15 dakika vardı. Gerçekten inanılır gibi değildi. Pasaport kontrolü 3 dakika sürdü (bayram nedeniyle uçak full olmasına rağmen), bavul gittiğimde gelmişti, taksiye bindim 10 dakika sonra oteldeydim. Kendim de pek inanamadım. Otelimiz Brice isimli bir oteldi, yine booking.com'dan bulundu elbette. Konumu çok merkeziydi. Oldukça memnun kaldık hem konum, hem fiyat, hem hizmet açısından.
Nice'e bizim gibi deniz dışı bir mevsimde gidiyorsanız, şehirde ilk iş Promenade des Anglais'de (sahildeki caddenin adı) yürüyüş yapmanızı ardından da bunun sonundaki old town (vieille ville) tabir edilen yerde dolanmanızı öneririm.
Place du palais de justice'de pazarı gezmeniz, meydanda bir kahve içmeniz ve sonrasında çiçek pazarında (marche aux fleurs) dolaşıp alışveriş yapmanız zaten yapmadan dönülmemesi gerekenler arasında. Özellikle çiçek pazarı çok keyifli. Biraz Barselona La Boqueria, biraz da Amsterdam Bloemenmarkt tadında. Zaten şehir içinde yapacağınız fazlaca bir şey yok ama bu aktiviteler zaten oldukça keyifli. Pazardan alınabilecek şeyler sabun, zeytin, meyve, çiçek, şekerleme gibi küçük hediyelik şeyler.