Bir haftasonu Nordic bir yerlere mi gitsek cümlesiyle başlayan plan, 1 saatin sonunda alınmış bir Stockholm bileti ile tamamlandı ve geçtiğimiz haftasonu Stockholm'e doğru ufak bir yolculuk yaptım.
Öncelikle Kasım ayının bu seyahat için aslında çok da uygun olmadığını söylemek mümkün, zira hava 1 derece idi. :( Daha önce böyle bir soğuğu Ocak ayında Prag ve yine Ocak ayında Varşova'da yaşamıştım sanıyorum. Stockholm'ü Ocak ayında düşünemedim, düşünmek istemedim. :) Ama diyebilirim ki siz dereceyi bilir ona göre giyinirseniz bir şekilde sıkıntı yaşamadan gidip gezip dönebiliyorsunuz.
Cuma akşamı THY uçağı ile gittik Stockholm'e. Uçuş 3 saat civarında sürüyor. Türk'ten çok İsveç'li vardı uçakta, onlar bizden daha çok tercih ediyorlar bu dönemde turistik geziyi sanıyorum (haliyle). Stockholm'e varışta Türk vatandaşları için biraz sıkıntılı sayılabilecek bir kontrol var. Gelen göçmenlerden o kadar sıkılmışlar ki "Hangi otelde kalacaksın"dan, "Neden geldin"e, "İsveç'te tanıdığın var mı"dan, "Otel rezervasyonunu görelim"e kadar her şeyi sordular. Ama davranış şekilleri çok kibar, yani sürekli bir şey sorup cevap istiyor ama gıcık davranmadan bunu yapabiliyorlar. Enteresan bir becerileri var :) Neyse bu kontrollerin nedenini şehre girdikten sonra net bir şekilde anlıyoruz zira her yerde evsizler var. Hemen her sokak başında 2-3 kişilik aileler halinde yerde yatıyorlar. Geceleri nevresim takımlı yataklara dönüşüyor bu evler, gündüzleri toplanıp kutu haline getiriliyor. Evlerini toplayıp dilenmeye çıkıyorlar yani. Çoğunlukla göçmen ağırlığı Romen'lerden oluşuyor. Ama bir evin/yatağın yanından geçerken ev sahiplerinin Türkçe müzik dinlediğine de şahit olduk.
Havalimanı çıkışında sizi "Wellcome to my hometown" yazıları ile çeşitli sanatçı billboard'ları karşılıyor. Bu kadar çok ünlü İsveç'li olduğunu bilmiyordum. Türkiye'de olsa kim koyulabilir diye de düşündüm de baya zorlandım açıkçası.
Otobüs, taksi ya da tren (Arlanda Express) ile şehir merkezine gidebiliyorsunuz. 20 dakikada bir tren kalkıyor, biz tren ile gitmeyi tercih ettik, En kısa süren opsiyon tren çünkü, sadece 20 dk'da Arlanda havalimanında Stockholm merkez tren istasyonuna ulaşılabiliyor.
İlk gece varışımız biraz geç olduğu için hemen otel yakınında bir Bar'a gidip bir bira içtik ve ertesi günkü yoğun programa hazır olmak adına uyku moduna girdik.
Cumartesi programına başlamadan önce Stockholm hakkında bilgi vermek gerekirse toplamda 7 adadan oluşan şehir haritadan bakınca size büyük gelse de aslında her yere yürüyerek ulaşmak mümkün. Adalar arasında köprülerden geçip manzarayı seyredebiliyorsunuz. Ancak daha önce de belirttiğim gibi bunu yapabilmek için önce hava durumunu bilip ona göre giyinmiş olmak gerekiyor. Yürümek istemezseniz de şehrin her yerine metro ile gidebiliyorsunuz. Metro girişlerinde görevliler ve her tür sorunuz için size yardımcı oluyorlar. Kendi kendinize çözmeye çalışmadan direk onlara sorarsanız süper bir program ile gelebilirler karşınıza rahat olun. :)