13 Mart 2017 Pazartesi

KIŞ KAYAK TATİLİ

Uzun zamandır yazmama nedenim, kış tatilimi genel olarak kayak tatilinde geçirmiş olmam. Aslında kayağa bu sene başladığım için çok fazla bilgi sahibi değilim henüz. Ama özellikle yeni başlayan ya da başlayacak olanlara fikir vermesi açısından bir acemi olarak deneyimlerimi paylaşmak isterim.

Bu sene Türkiye'de üç ayrı yeri deneme fırsatı buldum; Kartalkaya, Kayseri Erciyes ve Erzurum Palandöken. 

Kartalkaya ilk gittiğim ve ders alıp öğrenmeye başladığım yer olduğu için pistleri bana diğerlerine göre daha zor geldi. Ama büyük ihtimalle bu benim algım ile alakalı, çünkü sonradan kimle konuşsam pistlerin yeni başlayan seviyesinde olan kişiler için oldukça iyi olduğunu söylediler :)

Ben Kartalkaya'da ilk günü ders alıp baby pistte dolanarak geçirdim. Özellikle kar sapanı ve dönüş çalışarak geçti ilk gün. İkinci gün tepeye çıkmaya cesaret ettim ve kazasız belasız bir kaç tur inmeyi başardım. 



Kartalkaya'da tercihen Dorukkaya'da kalmanızda fayda var. Dorukkaya'nın hemen önünden piste çıkıyor ve tüm pistlere ulaşabiliyorsunuz. Ancak Dorukkaya haftasonu konaklamasında 2 gün şartı koşuyor. Eğer Cuma'dan gidemeyecekseniz, bu biraz manasız oluyor tabii. Biz Cumartesi sabah gittiğimiz için iki gün fiyatına bir gün kalmamak adına aşağıda köyde kaldık. Bencce çok da keyifliydi.


Bu arada gittiğiniz her yerde mavi, kırmızı ve siyah pistler buluyorsunuz zaten. Ben henüz mavide takılıyorum, ara ara küçük kırmızı geçişlerim oluyor. Siyah bana şu an için baya uzak, belki bir gün neden olmasın :) (Kartalkaya haritasında sıralama yeşil-mavi-siyah şeklinde)

Kayseri Erciyes için önceden uçak bileti aldığınız takdirde Kartalkaya'ya araba ile gitmekten çok daha ekonomik bir kayak tatili yapmanız mümkün. Tesisi belediye işlettiği için hemen herşey Kartalkaya'nın yarı fiyatına diyebilirim. (pistler, kayak kiralama ücreti, yemek vs) Ancak burada Kartalkaya'daki Drop Lounge'da olduğu gibi karlara karşı oturup bira içme şansınız yok. Mekanın içki ruhsatı bulunmuyor. Erciyes'te sadece Magna otelin önündeki cafe'de pistlere karşı içki içebiliyorsunuz. 


Ana pistin olduğu yer Tekir kapı, oldukça basit ve geniş bir pisti var ama haftasonu baya kalabalık oluyor. Gerçi bu durum tüm kayak merkezleri için geçerli diyebilirim. Diğer tarafta Magna otele inen Develi kapı da deneyebileceğiniz pistler arasında. Bir de Hisarcık kapı var, ben onu seneye denemeyi planlıyorum.   


Otel tercihi olarak Mirada'yı tercih ettik biz. Otel oldukça iyi konumda ve güzeldi. En son kimliklerimizi otelde unutmamız ve kimlikleri bize yollamalarının 1 hafta sürmesi (her gün kargo yapmıyorlarmış) dışında bir sıkıntı yaşamadık açıkçası.

Gelelim son olarak Palandöken'e, yine Erciyes'e benzer şekilde önceden uçak bileti aldığınız takdirde Kartalkaya'ya araba ile gitmekten çok daha ekonomik bir kayak tatili yapmanız mümkün. Pistler bir hayli geniş ve güzel. Ben cesaret edip Ejder'e çıkamadım elbette ama başlangıç seviyesinde kayanlar için de yaklaşık 6km'lik bir pist mevcut. Tepeye kadar çıkıp kenardan kenardan kayabilirsiniz yani :)


Biz Palandöken'de Dedeman'da kalmayı tercih ettik. Hemen önünden piste çıkılabilmesi büyük avantaj. Otel bir hayli eski ama zaten otelle pek işiniz olmuyor. Ayrıca otelin SPA oteli olması da kayak sonrası zorlanan kasları kendine getirmek adına oldukça iyi oluyor. 

Bir de Erzurum dönüşü havalimanına gitmeden Gel Gör'de bir cağ kebap da yemenizi öneririm. :) Gerçi ben Kavacık merkezdeki cağ kebapçıyı daha çok seviyorum, bu bana biraz fazla yağlı geldi ama zevk meselesi tabii :)

Benim kayak maceram şimdilik bu kadar. Henüz 6 gündür kayak üzerinden duruyorum ama özellikle son seferde kaymayı sevmeye başladığımı söyleyebilirim. Bakalım seneye bu macera nereye gidecek. Kazasız belasız olduğu sürece bence sıkıntı yok.

Keyifli geziler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder